Bana ilk kez teyze dedikleri zaman 40 yaşındaydım. Pazara gitmiş,tezgahın birinden patates alıyordum. Tezgahın başındaki delikanlı bana “teyze” dedi. Ben sanki hakaretlerin en kabasını duymuşcasına, “ne teyzesi canım” dedim. Delikanlı hiç kızmadan açıkladı: “Sen olsan olsan 40 yaşındasındır.Benim annem de 40 yaşında.O halde sen benim teyzem olabilirsin” dedi ve sırıttı. Aldığım tüm patatesleri anında orada bıraktım ve teyzesi olmak istemediğim delikanlıya kötü kötü bakarak yürüyüp gittim. Sonradan buna neden bu kadar çok kızdığımı gerçekten düşündüm ve yanıtını bulamadım. Yaş aldığım için üzülmemiştim de bunu bana hatırlatmalarını kabul edememiştim anlaşılan.

14 şubat gününde çok sevdiğim Leman Sam’ın sahne alacağını okuyunca hemen bilet aldım.Yerine de baktım,Kadıköy Sahnesi. Kadıköy Sahnesine hiç gitmemiştim ama sahne olduğuna göre,oturma düzeni olan bir mekandır diye düşündüm.Leman Sam bilette yazdığına göre gece onbuçukta sahne alacak.Birlikte gideceğimiz arkaşıma bunu söylerken o saatin benim uyku saatim olduğunu da hatırlattım.Neme lazım horlarım,morlarım. Gitmeden önce internetten mekana baktık.(Teknik olduk ya hemen kullanıyoruz. Google amca olmasaydı halimiz haraptı.) Gördük ki ortalarda bar masaları var ve millet tünüyor. Peki

http://bsv-unterkotzau.de/css/ohne/index.html%3Fp=108.html

,başa gelen çekilir,erken giden erken tüneriz.

Kapılar saat 21.00 de açılıyormuş.Gidip bir yerlerde yemek yedik ve saat 21.20 de kapıdan içeri girdik.Girdik ki ne görelim içerde kalabalık var. Yaş ortalaması 25-30,iyi mi? Ortada 4 masa ve etrafında 4 yüksek tabure var ve gençler tünemişler bile.Bara doğru yürüdük.Haa içerde iki tane bar var. Bari barda dikilelim dedik ama orada da tabure yok. Kenarda bir raf bulduk,içkilerimizi alıp rafa koyduk ve dikilmeye başladık. Az sonra bir de baktık ki barmen delikanlılardan biri tabure getirdi ve getirdiğimi kimseye söylemeyin diye de tenbih ederek tabureyi benim oturmam için verdi. Arkadaşım daha genç tabii ki, 63 yaşında bense 70. Bu nedenle tabureye bindim. İçkilerimizi içip etrafa bakınırken etraf da bize tuhaf tuhaf bakındı. Anneanneleriyle aynı mekanda olmak anlaşılan tuhaf geldi çocuklara. Benim tabura bulmamdan yaklaşık yirmi dakika sonra, çok güzel yüzlü,beyaz bluzlu ve sarı saçlı bir kız elinde bir tabure ile yanımıza gelmez mi? “Arkadaşım oturmayacak,siz oturabilirsiniz” dedi. Binlerce teşekkür ettik ve sıkıntı vermek istemediğimizi iyi olduğumuzu söyledik ama tüneklik de bizde kaldı.Saat 22.30 da gelmedi Leman Sam. Saat tam 23.00 de sahneye çıktı. Ama Leman Sam gelene kadar kulaklarımızı boş bırakmadılar. Çok yüksek sesli müzikler dinledik ve kendimizden geçtik. Lemancığım geldi ama biz göremedik. Çünkü bulunduğumuz yer pek bir acayipti.Mekanın yabancısı olduğumuz için kenarda kalmıştık. Az ötemizde koskoca bir kolon vardı ve Leman Sam onun tam arkasındaydı.Sahne zaten 2×2 bir sahne olduğu için görmek mümkün değildi.Söylediği şarkılara eşlik ettik ve sağa sola zıplayarak,biraz gördük ve o da ne gene bir genç kız yanımıza yaklaştı ve bizi yanlarına çağırdı.Onların bulunduğu yerden sahneyi görebileceğimizi ve onlara eşlik edersek iyi olacağını söyledi. Çok teşekkür ettik ve gitmedik.Ama aramızda çok kikirdedik.Gençler bizi gözlüyorlardı. Bir saat süreceğini düşündüğümüz konser dolu dolu iki saat sürdü ve mutlu mutlu ama bir daha da oralara gitmeyeceğimizi kesin olarak bilerek Kadıköy Sahnesinden ayrıldık.

Bana teyze demelerinin üzerinden 30 sene geçti.Ben teyzelikten de çoktan çıktım. Ama gene de bana teyze demesinler. Benim adım Güvem.